Google Arama

Custom Search

8 Temmuz 2010 Perşembe

Mumyalar Ve Ev İşi Mumya Yapımı

  Eski Mısır tarihine ve kültürüne birçok insanın ilgisi vardır. Roma kültürüne ilgi duymadan önce benimde bu kültüre aşırı bir ilgim vardı. Mısır konulu filmleri ne kadar eski yapım olursa olsun mutlaka izler, başıma çizgili bir havlu geçirip firavunlar gibi dakikalarca dolaşırdım evde.
 Çok eski olmasına rağmen Mısır kültürünü bu kadar canlı kılan şey aslında bölge iklimidir.
  Çünkü kuru ve sıcak çöl iklimi, yapıların yağmur ve nemle aşınmasını, bazı canlı kalıntılarının çürümesini engellemiştir. Çöl kumlarının altında gizlenen birçok mezarda yetenekli hırsızların elinden geçmemişse, çoğu zaman gömüldüğü günden beri el değmemiş halde ortaya çıkarılır.
 Mısırlılar, ölen kişinin öldükten sonra yeni bir hayata başlayacağını düşünüyorlardı fakat bunun olabilmesi için, ölen kişinin bedeninin de çürümemesi gerekiyordu.
Gömülen cesetlerin kuru çöl kumunda çürümediğini gördüklerinden dolayı böyle bir inanışa sahip olmaları da olası…
 Mumyalama işleminin ana işlevi cesedi ışıktan, havadan ve nem gibi etkenlerden koruyarak çürümesini engellemekti. Bu iş için, başta beyin olmak üzere vücudun içindeki protein oranı yüksek olan organlar sol yan yarılarak çıkarılırdı çünkü bu organlar vücudu içinden, kendi kendine çürütür.(Çıkarılan bu organlarda özel taştan yapılan kaplarda saklanırdı.)
 Daha sonra vücut reçineye batırılmış sargılarla sarılıp hava ile etkileşim kesilirdi.
Daha az zengin olanlar ise öldükten sonra 70 gün boyunca ‘’natron’’ adlı bir tuz çeşidine yatırılırdı ve daha sonra sargılanırdı.
 Mumyalar en sonunda iç içe geçmiş taş tabutlara konularak odasına koyulurdu. İç içe geçmiş tabutların sayısı 2–3 tane olabiliyordu.

Bugün Çin sınırları içinde kalan ve en eski Türklerin yaşadığı bölgelerdeki ''Türk Piramitleri'' nde de (Beyaz Piramitler) Eski Mısır mumyalarından daha eski ve daha ileri teknikle yapılmış Türk mumyaları da vardır. Uygur Türklerinin internete koydukları bazı videolarda bunlardan bir kaç örnek görebilirsiniz.
Türk Mumyaları(Tıklayın)
‘’Ev İşi Mumya’’

Bütün bu bilgileri öğrendikten sonra benimde içimde ‘’acaba neyi, nasıl böyle saklayabilirim’’ gibi düşünceler sardı. Böyle bir uğraşıyı denemeliydim mutlaka. İşi abartamayacağıma göre sinekleri, böcekleri, çiçekleri, yaprakları, ve bu tür kalıntıları mumyalayabilirdim.

 Öncelikli sorun hava ile temasın kesilmesiydi ve uğraşı için malzeme aramaya giriştim.
 Karışık kimyasallar kullanmak anlamsız olurdu çünkü hem bunların dayanma süresini bilmiyordum hemde bana ve kalıntıya verecekleri zararı bilmiyordum.
 ''Mumya'' sözcüğünün içindeki ''mum'' dan etkilenmiş olacağım ki, bu uğraşıda aklıma mum kullanmak geldi.
 Evet! Mum kullanacaktım; hem ucuz, hem akışkan hemde gizemli bir havası vardı.
Gerekenler
*Karton
*Mum
*Uhu
*Alüminyum Folyo

*Saydam oje (Parlatıcı olarak ta geçer)
*Herhangi bir yerden kesilmiş uzun kağıt şeritler (genişliği size bağlı 1 cm 0.5 cm gibi olabilir.

 Uğraşının sonunda yaptığınız sargılarla har yeri kapatmaya özen gösterin ki içeri ışık sızmasın. Daha sonra süslediğiniz bir kutunun içine koyarak saklayabilirsiniz. Ben kare şeklinde bir çukur açıp kırık kaldırım taşlarından iç duvar yapıyordum ve bu taşlara kendi özel alfabemle yazılar yazıp resimler çiziyordum. Mumyayı da içine koyup bir çatı yapıp, üstünü toprakla örtüp kapatıyordum.Mezarın yerini gösteren bir harita çizmekte çok eğlenceliydi...
 Bir yıla yakın bir süre sonra elime fırça ve kazıcı bir sopa alıp bir arkeolog gibi dikkatlice bu mezarı açıyordum. İçinde örümcekler, ağlar, böcekler oluyordu ve yazılar silinmiş veya zarar görmüş oluyordu. 1 yıl önce yazdıklarımı unuttuğumdan bunları okumaya çalışmak ta ayrı bir işti.
 Küçük çiçeklerin renklerini kaybetmeden aylarca bu şekilde saklayabildiğimi görünce çok sevinmiştim....
erek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder